Tarihi cografya; adini XVIII. yüzyil baslarinda, bilimsel kimligini ise XIX. yüzyil sonlarina dogru bulmus, disiplinler arasi bir arastirma alanidir. Her ikisi de Ilkcagdan beri mevcut Cografya ile Tarih disiplinlerinin arakesitinde yer alan tarihi cografya, ülkemizde örgütlenerek henüz kurumsallasamasa da, 2000li yillarin basindan beri gelisme ve yayginlasma egilimindedir. Bir köprü bilim konumundaki tarihi cografya arastirmasi icin, cografya ve tarih bilimi literatürü kapsaminda yeterli donanim, imkan ve araclara sahip olmak gerekir. Bu araclar, köprünün iki ucunu birbirine baglamayi saglayan kaynak, ilke, teknik, yöntem ve kavramlardan olusmaktadir. Konuyla ilgili daha önce yayinladigimiz iki kitap olmakla birlikte elinizdeki eser, serinin ücüncü kitabidir. Bu eserler birbirinin devami niteliginde ama tek tek de yeterli olabilecek üc ayri kitap niteligindedir. Böylece sadece lisans ve lisansüstü ögrenciler icin degil, tarihi cografyayi merak eden ve ögrenmek isteyen herkes icin kapsamli bir basvuru kaynagi olmuslardir. Tarihi cografya üclemesi adini verdigimiz serinin ücüncü kitabi olan bu calismada, tarihi cografyada mekan bahsi ile arastirma yöntem ve teknikleri incelenmistir. Daha önceki iki kitapta yer alan konular, tarihi cografyanin tanimindan dogusuna, gelisiminden yapisina ve kaynaklarina kadar olan konulari icermekteydi. Böylece, üclemeyi tamamlayan bu kitap ile tarihi cografyanin ne oldugu ve ne olmadigini ögrenmek isteyen her okuyucu ve arastirmacinin tüm sorularina ve ihtiyaclarina cevap verebilecek nitelikte bir eser literatüre kazandirilmistir.