Spinozayi gercek felsefi degeri icinde yeniden diriltenler, onu özgür, ussal, erdemli, bilgili modern tinin belki de birinci tasarimcisi olarak gercek degeri icinde kavraylanlar Goethe ve Alman idealistleri oldu. Fichte Spinozayi ciddi olarak inceledi ve felsefesinin törel vurgusu Spinozayi animsatir. Hegel Bir felsefeci olmak icin ilkin bir Spinozaci olmalisiniz; eger Spinozaciliginiz yoksa, bir felsefeniz de yoktur derken, Schelling Spinozaciligin derinliklerine dalmamis hic kimsenin felsefede tam ve gercek bilgiye erisemeyecegini söylüyordu. Descartes ile birlikte Spinozayi Avrupada modern felsefenin kurucusu olarak, ve felsefesini kendi felsefelerinin ruhu olarak kabul ettiler. Bilginin bir kez daha keyfi düsünürlerin düsünce ucusmalarinin ötesinde yattigini, Yöntem, Dizge, Tanitlama sorunlarinin Bilginin bütün bir yazgisini ilgilendiren baslica sorunlar oldugunu kabul ettiler.
Spinoza icin Doga ya da Tanri Deus sive Natura Birdir. Ve Bir Sonsuzdur hic bir Baskasi ile sinirlanmayan, hic bir Olumsuzlama ile lekelenmeyen eksiksiz, ari, belirlenimsiz Töz. Spinozanin bu iliskisiz, bu yalniz Tözü biricik gerceklik olarak alan dizgesinde baska hicbirsey icin, giderek insan icin bile yer yoktur Tanrinin bir kipi olmanin disinda. Düsüncenin ve uzamin birligi olan Töz güctür, saglamliktir, kaliciliktir, ama bu Tözün granit determinizmi icinde insan Özgürlügü yalnizca bir yanilsamadir. Dogunun saltik ya da soyut Biri bireyselligin esit ölcüde saltik degerini tanimaz. Spinoza Istenci ve Duyuncu Tözün monistik belirlenimsizliginde yok etse de, insanin onu kölelestiren tutku ve itkilerine karsi özgür, e.d. istencli ve duyunclu olabileceginde, insanin moral degerinde diretti. O arkaik Töz kavrami ile karsitlik icinde, bu yan, Duyunc ve Istenc özgürlügü, onun felsefesini sözcügün gercek anlaminda modern yapan yandir Insan salt ussal oldugu icin sürekli yenilesmeye, gercek kendisi olmaya özgürdür.